Bir çoğumuz televizyondan tanıyor onu. Oynadığı dizilerden, sunduğu programlardan… Sinema filmlerinde de izledik. Gazete köşelerindeki yazılarını da okuduk, kitapları da kitaplığımızda yerini aldı. Özel hayatı ve aşklarıyla da magazin basınının bir süre gündeminde oldu. Şimdi ise başka karakterleri değil kendini anlattığı tek kişilik oyunu ile sahnede yerini alıyor İclal Aydın.
Sahneye adım atışının 20. yılında çocukluğuna, gençliğine, öğrenciliğine, ailesine, aşklarına, işine kısacası hayatına bir saygı duruşunda bulunuyor. “Gözüm bir yerden ısırıyor gibi sizi” diyor. “Bir gece gidip dönmeyen babaların hikayesinden, TRT’nin ilk renkli çizgi filminden, kokulu silgilerden, margarin yağı kuyruklarından…” Bir zamanlar bir yerlerde yan yana olmasak da aynı oyunları oynayarak, aynı yaramazlıkları yaparak, aynı şarkıları dinleyerek, aynı kitapları okuyarak, aynı filmleri izleyerek benzer duyguları yaşamış olabiliriz diyor. “Kim olduğumuz fark etmiyor. Nihayetinde hepimizin hayatı bitmiş bir aşktan ya da aynı kurumuş dere yatağından geçiyor” diyor.
Geçmişte yaşadığımız acıları şimdi ne kadar olgunlukla karşılıyoruz. Büyüklerin etrafında yaşadığımız çocuk halimiz şimdi ne kadar eğlenceli bir anıdan ibaret. Yaralarımız artık kanamıyor, acılarımız eski tadında değil belki, sevinçlerimizden de geriye gönlümüzde hoş bir seda kaldıysa gerçekten kim olduğumuz hiç ama hiç fark etmiyor. Yaşadığımız hayatı kendimiz olarak yaşayabiliyorsak ve kabullenebiliyorsak ve bunu böyle yapabildiysek mutlaka birbirimize aşinayızdır.
Seyirci koltuğuna oturup kimi zaman kahkaha atarak kimi zaman da gözyaşlarınıza hakim olamayarak hayatınızı şöyle bir izlemek istiyorsanız İclal Aydın’ın Emanetçi’sine bir misafir olun derim. Çünkü İclal Aydın kendi hayatını anlatarak aslında bize birer ayna tutmuş.
İstanbul’dan sonra İzmir, Ankara, Bursa, Kocaeli’ni kapsayan bir turneye çıkıyor. Detayları biletix’ten öğrenebilirsiniz.
No comments yet... Be the first to leave a reply!