Beyazperde.com’un filmlerin vizyon öncesinde düzenlediği ön gösterim etkinliğinde izledim Ender’s Game filmini. Beyazperde’nin bu etkinliklerini fırsatım oldukça kaçırmamaya çalışıyorum, çünkü Beyazperde ekibinin özenli bir şekilde bu etkinliklere çalıştığı çok belli oluyor. Salona girmeden önce fotoğraf çekilebiliyorsunuz, film çıkışında film hakkında sizlerle röportaj yapıyorlar, filmi beğenip beğenmediğinize dair sorular soruyorlar. Ender’s Game filminin Nişantaşı City’s Citylife sinemalarındaki ön gösteriminde ise seyircilere popcorn ve içecek ikram etmeleri de çok hoş bir jestti.
Gelelim filme. Filmin adından dolayı Ender isminde bir arkadaşım olsaydı kesinlikle bu fırsatı kaçırmaz, ona espri üstüne espri yapardım. Ama konumuz o değil. Bilim kurgu aksiyon türündeki film 1985 yılında basılmış Orson Scott Card’ın aynı isimle yazdığı romandan sinemaya uyarlanmış. Kitabı okumadım ama Türkiye’de Altıkırkbeş yayınlarından Ender’in Oyunu adıyla 6 seri halinde basılmış.
Filmin hikayesi 2070 yılında geçiyor. Dünya uzaylıların saldırısına uğramış, çok ciddi zararlar görmüş ve yakınlaşmakta olan tekrar bir saldırıya karşı iyi bir savunma ve atağa geçmek zorundadır. Çünkü dünya ile birlikte insan ırkı da yok olma tehdidi altındadır. Bunun için gezegenini korumak adına insanlık bu uzaylı yaratıklarla savaşacak özel bir askeri birlik kurar. Bu askeri birlik de yetenekleri özel test ve bilgisayar uygulamaları ile belirlenmiş çocuklardan oluşur. Andrew Ender Wiggin ise savaş okulu öncesi aldığı eğitimde düşmana karşı stratejik atak geliştirebilme yeteneğinden dolayı umut vaad eden bir özellik göstermektedir. Filmin sonrasında malum, herkesin tahmin edeceği üzere Ender beklenen başarıyı zorlukları aşarak gösterir.
Kitabı okuyanlar , filmin başarılı olduğunu ancak kitabın özetinin de özeti olduğunu söylüyorlar. Muhakkak ki, romandaki detayların hepsinin filmde gösterilmesi. Kaldı ki, film seri olarak çekilse bile romanda geçen çoğu detaylara filmde yer vermek mümkün olmaz.
Film görsel olarak bilim kurgu severlere çok şey vaad ediyor diyebilirim. Filmin hikayesi tahmin edilir seviyede ilerlediği için görsel efektler konusunda iyi bir iş çıkartılmış. 2070 yılında dünya filmdeki teknolojiye ulaşır mı bilmiyorum ama çocukların dünyadan uzakta savaşmaya yönelik eğitildiği günler hiç yaşanmaz umarım. Özel olarak seçilmiş çocukların bilgisayar oyunları üzerinden eğitilmeleri ve oyunlarda denedikleri stratejik taktikler aslında bir bakıma geleceği kurmaya çalışan bugünün gelişmiş toplumlarının bir yönelimini gösteriyor. Çünkü filmde duygusal ve zeka yönünden özel nitelikleri olan çocuklar için uzayda kurulan savaş okulunda simülasyonla ve yer çekimsiz alanda oynanan savaş oyunuyla dünyayı düşmandan kurtaracak lider seçiliyor. Gerçek ve sanal arasındaki farkın ayırt edilemeyecek şekilde düzenlediğini izlediğimde günümüzün bilgisayar başında oldukça vakit geçiren nesli düşünüyorum. Film bir bakıma şunu gösteriyor, çocukların gelecekteki eğilimlerini ve hayata karşı yönlenişlerini kontrol altında tutmak, onlara bir bakıma eğlence ve oyun sunan çalışmalarla olabilir gibi görünüyor.
Bilimkurgu meraklılarına tavsiye edeceğim bir film. Görsel efektleri sayesinde izlemeye değer bir film. Zira hikayenin gidişatından dolayı filmi yarısında bırakabilirdim ama sırf nasıl çekmişler diye merakımda filmin tamamını izledim.
Filmin Künyesi
Vizyon Tarihi:8 Kasım 2013
Süre:1s 54dk
Yönetmen: Gavin Hood
Oyuncular: Harrison Ford, Asa Butterfield, Hailee Steinfeld
Tür: Bilimkurgu , Aksiyon
Ülke: ABD
Dağıtımcı: Medya Vizyon
Filmin Fragmanı
İlgili linkler: http://www.beyazperde.com/filmler/film-45645
No comments yet... Be the first to leave a reply!